Sınır Ticareti kapsamında yapılan faaliyetlerde başta Ticaret Bakanlığı olmak üzere yerel bürokrasinin tüccar ve esnaflarımıza uyguladığı anlaşılmaz yaptırımlar odamız tarafından yakinen takip edilmektedir.
Son olarak 2018-2019 yıllarında yaklaşık 125 firmanın ortalama 3 Ton sarımsağı ithal ederek, günübirlik ticarete konu etmesi, bugün itibariyle firmalarımıza ağır bir yük olarak geri dönmüştür. Tamamen yasal mevzuata uygun olarak gerçekleşen ithalat işlemi Sınır Ticareti Komisyonunun olur ve onayı ile gerçekleşmiş ancak başta Bakanlık olmak üzere yerel gümrük idaresinin zulmüne dönüşerek firmalarımıza ağır bir vergilendirme olarak dönmüştür. Sınır Ticareti uygulaması, başladığı günden buyana hiçbir dönem sağlıklı bir şekilde gerçekleşmediği gibi her yıl artan bir takım bürokratik uygulamalarla yapılamaz hale gelmiştir.
Konunun muhataplarına hatırlatmak isteriz ki; Söz konusu ithalat işlemleri İthalat Uygunluk Belgesi alınarak ve Ticaret Bakanlığı ile Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yerel temsilcilerinin yer aldığı komisyon tarafından onaylanmıştır. Bakanlıkların belirleyici olduğu ve sınır ticareti kapsamında yapılan ithalatta mükelleflerimize sonradan ek tahakkuk düzenlenmesi ve bu işlemin sorumluluğunun üyelerimize yüklenmesi kabul edilemez bir uygulamadır. Sorun Ticaret Bakanlığı ile Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı arasında meydana gelen teknik aksaklıktan kaynaklanmaktadır.
Sorunun çözümüne yönelik Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğü ile gerekli görüşmeler yapılmış, haklılığımız ilgili bakanlık tarafından kabul edilmiş ancak herhangi bir çözüm bulunamamıştır.
Van Ticaret ve Sanayi Odası olarak komisyon tarafından onayı verilen ve ithalatı gerçekleşen ürüne ilişkin mağdur olan üyelerimizin hak ve hukukunu korumak ile mükellef olduğumuzun bilinci ile söz konusu sorunun biran evvel çözüme kavuşmasını talep etmekteyiz. Söz konusu sorunun çözüme kavuşmaması halinde 125’e yakın firmamız haklı oldukları halde yaptırımlarla karşı karşıya kalacaktır. Bununla beraber Doğu Anadolu Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürünün firmalarımızı süreç içerisinde yasal mevzuata uygun yönlendirmesi gerekirken, süreci sekteye uğratacak bir tavır sergilemesi sorunun çözüme kavuşmasının önündeki en büyük engeldir.
