Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van Barosu ve Van SMMMO İşbirliğinde İş Hayatında Arabuluculuk eğitimi düzenlendi.
Programın açılış konuşmasına yapan Van Barosu Başkanı Murat Timur, Bugün önemli bir toplantıya ev sahipliği yapıyoruz. Adalet Bakanlığı tarafından yaklaşık 4 yıl önce uyuşmazlıkları mahkemeye gitmeden çözmek için kurulan Arabuluculuk sistemi, 1 Ocak itibariyle ise iş davaları için mahkemeye değil de önce arabulucuya gitme zorunluluğu getirildi. Arabuluculuk konusunda yaşadığımız bazı temel sıkıntılar vardı. 1 Ocak itibariyle sistemin zorunlu hale gelmesi nedeniyle, bu etkinliği düzenleme kararı aldık. Umuyorum verimli bir program olur dedi.
Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar ise;İş davalarında zorunlu Arabuluculuk sistemi, 1 Ocak'tan itibaren yürürlüğe girdi. Bu tarihten sonra iş hayatındaki tüm anlaşmazlıklar, artık Arabuluculuk merkezlerinde çözülecek dedi.
Öztatar’ın açıklamaları;
1 Ocak'tan tarihinden itibaren işçi ve işveren alacakları, işe iade talepleri de dahil olmak üzere iş hayatındaki tüm anlaşmazlıklarda dava şartı, arabuluculuk kapsamına alındı. Yani taraflar mahkemeye değil de önce arabulucuya başvurmak zorunda. Anlaşmazlık Arabuluculukta çözülemezse taraflar mahkemeye gidebilir.
Kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, yıllık izin, bayram tatili ücreti, mobing, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat, işe iade davaları gibi tüm anlaşmazlıklarda artık arabuluculuğa başvurulmadan dava yoluna gidilemeyecek.
İş akdi feshedilip işten çıkarılan bir kişi, en yakın adliyeye veya istediği herhangi bir arabuluculuk merkezine gidecek. Türkiye'de 108 adliyede arabuluculuk bürosu bulunuyor. Olmayan yerlerde ise sulh hukuk mahkemelerinin yazı işleri, aynı görevleri yapıyor.
Başvuru sırasında herhangi bir masraf ve harç alınmıyor. Ücretsiz başvuru yapılıyor.
Başvurunun yapıldığı veya karşı tarafın bulunduğu yerden arabulucu atanıyor. Arabulucu, karşı tarafı oturuma davet ediyor. Taraflar oturuma kendisi tek gelebileceği gibi avukatıyla da katılabilir.
Taraflar ilk oturuma katılmak zorundalar. Katılmayan tarafı arabulucu kayda geçiriyor. İleride haklı çıksa bile masraflar, iyi niyet göstermediği için, oturuma gelmeyen tarafa kalıyor.
Oturuma gelip, iki saat görüştükten sonra taraflar anlaşamazsa masrafı Bakanlık ödüyor. Dava sonunda taraflara yansıtılıyor.
Başvurunun tamamen ücretsiz olduğu arabuluculukta ücret, işin çözülmesi durumunda yüzde 6 olarak alınıyor ve bu da her iki tarafa bölünüyor.
Örnek vermek gerekirse, işçi ve işveren alacak-verecek olarak 10 bin liraya anlaşmaları durumunda, arabulucuya 600 lira ödüyor. Bu da 300'er lira olarak iki taraftan alınıyor. Eğer işveren isterse tamamını ödeyebilir. Bunun dışında hiçbir ödeme bulunmuyor.
Aynı konu eski sisteme göre mahkemede çözülmüş olsa yüzde 7 sadece nisbi harç alınıyor, bin lira da gider avansı ödenmesi gerekiyordu. Mahkeme sürecindeki tanık ücreti, bilirkişi ücreti, temyiz harcı gibi daha birçok masraftan da vatandaş kurtulmuş oluyor.
Bir diğer önemli nokta da zaman tasarrufunda görülüyor. Arabulucunun her dosyayı 3 haftada sonlandırması gerekiyor. Yetişmemesi durumunda sadece bir hafta daha ek süre veriliyor. Bunun dışında uzatılamıyor.
İş davaları dışında diğer bir çok konuda da isteğe bağlı olarak arabuluculara başvurulabilir. Bunlarda herhangi bir zorunluluk bulunmuyor. Mahkeme masrafları ödemek istemeyen ve kısa sürede sonuç almak isteyenler özel hukuk uyuşmazlıklarında da arabuluculuğu tercih edebiliyor. Alacak-verecek anlaşmazlıkları, kiracı-kiraya veren davası, tazminat, tüketici, marka patent davaları bunlara örnek gösterilebilir.